Çocuğunuza koyduğunuz, yaşına, gelişimine ve ihtiyaçlarına uygun sınırlar, onun gelişimine önemli katkılarda bulunur. Belirgin sınırlar sunulduğu zaman, çocuklar ilişkilerle ilgili önemli soruların cevaplarını almaya başlar. “Burada yetkili olan kimdir?”, “Ne kadar ileri gidebilirim?”, “Çok ileri gidersem ne olur?” sorularının yanıtları belirginleşir. Yani sınırlar, çocukların kendilerini ve dünyalarını anlamalarına yardımcı olur; onlara önemli bir keşif ve öğrenme ortamı sağlar.
Çocuğa neden sınır konulmalıdır?
• Kurallar çocukta güven duygusu oluşturur. Çocuk tarafından sınırların ihlal edilebileceği durumlarda kendisine “hayır” denilmesi çocuğu rahatlatır.
• Kurallar çocukta güven duygusu oluşturur. Çocuk tarafından sınırların ihlal edilebileceği durumlarda kendisine “hayır” denilmesi çocuğu rahatlatır.
• Çocuğun bütün isteklerini kabul etmek gerçeği görmesine engel olur.
Anne ve baba çocuğun arkadaşı değildir! Çocuk her ne kadar anne ve babanın kurallarına karşı çıksa da; dayanabileceği yetişkin, ciddi, aynı zamanda sevgi dolu bir anne babaya ihtiyaç duyar.
• Çocuğun kişiliğine değil; davranışına odaklanılmalıdır. “Bu davranışı hep yapıyorsun” algısını oluşturacak şekilde konuşmalar ve/veya davranışlar yerine, “Böyle yaptığın zaman…” diye söze başlanmalıdır. Bu çocuğa, değiştirilmesi gerekenin kendisi değil, davranışı olduğu mesajını verecektir.
• Çocuğun, olumsuz davranışını olumluya dönüştürme sürecinde gösterdiği her çabayı ödüllendirmek veya abartılı bir şekilde övmek, onu ebeveyn olarak size ve/veya ödüle bağımlı kılacaktır. Bunun yerine, onun çabasını fark ettiğinizi dile getirmek, bu konudaki duygularını anlamak ve paylaşmak, onunla birlikte geçirilecek ortak zaman dilimleri yaratmak, diğer bir deyişle onun gelişiminin tanığı olarak yanında olmak gerekir.
• Çocuğunuz beklenen davranışı gösterdiği zaman onu takdir etmek ve memnuniyetinizi belirtmek önemli bir motivasyon aracıdır.
• Kuralların net olmasına ve keyfi şekilde değiştirilmemesine özen gösterilmelidir. Net olmayan, keyfi şekilde değiştirilen ve devamsızlık gösteren kuralların kalıcı olması çok zordur. Örneğin, “her akşam 21.30’da yatmak” bir kuralsa, bu kurala iki gece uyulup üçüncü gece önemli/geçerli bir nedenden dolayı daha geç yatıldıysa; bu demek değildir ki dördüncü gece de geçerli bir neden olmaksızın benzer esneklik gösterilebilir. Şayet bu tür bir esneklik gösterilirse, çocuğunuz onu takip eden diğer gecelerde de aynı talepte bulunacaktır. Ayrıca, açık ve net bir şekilde konmuş olan bir kural bilerek/bilmeyerek çiğnendiğinde veya sınır aşıldığında, mutlaka çocuğunuza ölçülü bir tepki gösterin ya da daha önceden belirlediğiniz ne ise onu yapın.
• Çocuk arkadaşlarıyla kıyaslanmamalıdır. Onun yanında, yapamadığı şeylerden duyulan rahatsızlık sürekli dile getirilmemelidir.
• İyi bir rol model olunmalıdır. Çocuğunuzun iç disiplin sağlaması, ancak bu konuda doğru modeller görmesi ile mümkündür. Anne-baba olarak, önceliklerinizin ne olduğuna karar vermeniz ve çocuğunuzda hangi davranışı görmek istiyorsanız sizin de o şekilde davranmanız gerekir. Bilgili, bilinçli, tutarlı, sabırlı ve hoşgörülü yaklaşım tarzıyla çocuğunuza vereceğiniz destek, ondaki iç disiplinin daha sağlıklı ve kalıcı bir şekilde yerleşip gelişmesine neden olacaktır.
• Aşamalar öğretilmelidir. Odasını toplama beklentiniz ne kadar gerçekçi? Odasını nasıl toplaması gerektiğini aşama aşama öğretmelisiniz. Arabalar buraya, Legoların kutusu bu, şeklinde yardım etmelisiniz.
• Unutmayın! Sınırlar ebeveynin rahat etmesi için değil, çocuğun öğrenmesi ve güvende hissetmesi için var olmalıdır.
Uzm.Psk. Sibel Usta